GERİCİLİĞE KARŞI BİLİMİN, ODTÜ’NÜN, ÖĞRENCİLERİN VE DEMOKRASİNİN YANINDAYIZ
Bilindiği üzere 18 Aralık Salı günü ODTÜ‘de öğrencilerin yaptığı meşru protesto eylemi, polis şiddeti ile karşılık görmüştür. 3600 polis, 20 zırhlı araç ve 8 TOMA eşliğinde ODTÜ‘ye giden Başbakan, polisin bu tutumunu diğer birçok olayda olduğu gibi en üst düzeyde sahiplenmiş, polise kutlama yapmış ve konu yine yargıya talimat vermeye dek varmıştır.
Polis şiddeti ODTÜ Rektörlüğü ve ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği tarafından eleştirilince Başbakan öğretim üyeleri için "mesleği bıraksınlar" diyerek, düşünce özgürlüğü, üniversite özerkliği, demokrasinin gerekleri, kuralları gibi mefhumlardan ne kadar uzak "ileri demokrasi" savunucusuolduğunu göstermiştir. ODTÜ öğrencileri de "Şiddet Varsa, Polis Varsa, Ders Yok!" diyerek bir günlük boykot yaparak demokratik tepkilerini göstermiştir.
ODTÜ olayı bu üniversite ve öğrencileri ile sınırlı kalmayan bir nitelik kazanmış ve siyasi gündemde ilk sıralara oturmuştur. Başbakana protesto yapılması ODTÜ sınırlarını aşan bir boyuta sahip olmuştur. Başbakan ve temsil ettiği iktidarın otoriter tekelci uygulamaları kamuoyunda genel kabul gören protestolara yol açmaktadır. Başbakansa hemen her karşı sese karşı yaptığı gibi ODTÜ Rektörlüğünü ve öğretim üyelerini hedef alan açıklamalarla konunun birinci derecede muhatabı olduğunu göstererek demokrasinin gereklerini çiğnemektedir.
Altı üniversite yönetiminin Başbakan ve iktidar yanlısı açıklamaları bu ortamda gündeme gelmiş ve aynı üniversitelerin öğretim elemanları polisin tutumu ile üniversitelerinin yönetimlerinin açıklamasını eleştirmişlerdir. Bu arada Eğitim-Sen ve birçok üniversitenin öğrencileri, öğretim elemanları ile emek ve demokrasi güçleri ODTÜ ve öğrencilerini sahiplenmiş, protesto eyleminin meşruluğu ve iktidarın anti demokratik uygulamaları kınanmıştır.
ODTÜ olayları ve ardından yaşanan gelişmeler, ülkemizin demokrasi ve özgürlükler konusunda hangi noktalara geldiğini bir kez daha göstermektedir. Bu noktada bizler, onlarca mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı disiplinlerinin meslek örgütleri olarak, haklı demokratik tepkiler veren öğrenci üyelerimiz, bütün üniversite öğrencileri ve bütün öğretim elemanları ve ODTÜ ile dayanışma içinde olduğumuzu kamuoyuna duyururuz.
Ülkemizi, halkımızı, eğitim, öğretim ve bilim kurumlarımız ile sanayimizi, tarımımızı, kentlerimizi, suyumuzu, toprağımızı sömürü, rant ve baskı ile kuşatan iktidara karşı eşit, demokratik, özgür bir Türkiye mücadelesini sürdüreceğimizi bu vesileyle bir kez daha ilan ederiz.
TMMOB Ankara İKK Sekreteri
Bülent TATLI