Nisan ’24 Kocaeli – Hava Kirliliği/Hava Kalitesi Basın Açıklaması
Nisan ’24 Kocaeli – Hava Kirliliği/Hava Kalitesi Basın Açıklaması
Endüstriyel tesislerin ülkemizde en yoğun olduğu bölgede yer alan kentimiz Kocaeli, bilindiği üzere hem sanayi kaynaklı, hem de trafik kaynaklı havakirliliğinin etkisi altında kalabilmektedir. Doğalgaz kullanımının yaygın olduğu yadsınamasa da, bölgemizde kırsal kesimlerde ısınma amaçlı kullanılan fosil kaynaklı yakıt kullanımı ise bir diğer kirlilik girdisi olarak kendini göstermektedir.
Kentimizde, soluduğumuz hava üzerindeki bu genel girdilerin haricinde bir de endüstriyel kaza faktörü sözkonusu olup, bu durum tahmin edilemeyen içerik ve ölçekte sonuçlarla, halksağlığı etkileri ile karşılaşma riski teşkil etmektedir.
Nisan ayında Dilovası bölgesinde faaliyet gösteren bir firmadan alıcı ortama turuncu renkli bir duman yayıldığı haberi ile görüntüler yerelbasına da yansımıştır. Tesisteki bir aktarım esnasında yaşanan kaza sonucu meydana geldiği belirtilen olayda atmosfere Nitrik Asit (HNO3) çıkışı gerçekleşmiştir.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın halksağlığı adına paylaşıma açtığı Hava Kalitesi İzleme Sistem verileri ışığında bölgeye en yakın istasyon olan Kocaeli - Dilovası-İMES OSB 2-MTHM Hava Kalite İstasyonu verileri incelendiğinde olay günü ve ertesi günün hava kalite indeksinin sırasıyla 5 Nisan-19 HKİ ve 6 Nisan 18 HKİ olduğu, AzotDioksit (NO2) konsantasyonunun ise 5 Nisan 2024-14:00 saatinde37 µg/m³olarak ölçüldüğü görülmüştür. Bununla beraber Karbonmonoksit (CO) verisinin bulunmadığı, Partikül Madde (PM)ve KükürtDioksit (SO2) değerlerinin ise tesis etki alanında ki bu istasyonda kaydedilmemekte olduğubelirlenmiştir.
Büyük ya da küçük çapta yaşanan bu ve benzeri endüstriyel kazalarda başta yerel paydaşlar olmak üzere halkın bilgilendirilmesi, yetkili mercilerce derhal durum tespiti yapılarak yapılan tetkik sonuçlarının kamuoyu ile paylaşılması halksağlığı açısından oldukça elzemdir. Örneğin dozunu bilmediğimiz ve yerel hava kalitesi istasyonu ile de net detayları tespit edilemeyen bu nitrikasit buharıemisyonu, yayılım dozuna bağlı olarak bölgede asit yağmuruna neden olabilir, konsantrasyonu ile ilintili şekilde bölgedeki ekinler, balık ve yabanhayatı üzerinde olumsuz etki yaratabilmektedir.
Kentimizde kontrolsüz emisyon salımı vakalarına bir diğer örnekte yine aynı dönemde Dilovası bölgesinde yaşanmış, bir tesisin bacasından siyah duman çıkışı yerel gündemde yerini almıştır. Bu bölgede de yayılımın miktarı, sürekli emisyon ölçüm sistemi ile kaydedilen veriler, sınırdeğerlerin aşım miktarı ve süresi ile ilgili bilgiler kamuoyu ile paylaşılmalıdır.
Antropojenik (doğalolmayan – insankaynaklı) ve doğal yangınlar, ülkemizde çok rastlanmasa da volkanik faaliyetler ve çöltozu taşınması gibi coğrafi etkenlerle oluşan tozkütle hareketlerinin de rüzgâryönü, rüzgârhızı gibi birçok meteorolojik ve harici coğrafi parametrelere bağlı olarak İmisyon modellemeleri ile yayılım yönleri belirlenmelidir. Çıkan sonuçlara gore etki alanındaki yerleşim yerleri için yetkili mercilerce zamanında yapılacak uyarı ve bilgilendirmeler halksağlığı açısından oldukça kritiktir.
Yaşanan ve yaşanabilecek bu gibi vakalardan sonar bölgedeki anlık havakalitesi değişimlerine karşı yerelhalkın hızlıca bilgilendirilmesi, aydınlatılması adına kullanılabilecek bir haberleşme kanalıya da yerel yayın organları aracılığı ile gerçekleştirilebilecek duyuruların önemine dikkat çekmek isteriz. Ayrıca bilgi kirliliği ve dezenformasyonun da olumsuz etkileri düşünüldüğünde yerel yönetim ve yetkili merciler tarafından yapılacak “zamanında ve doğru” bilgilendirmenin önemi daha da artmaktadır.
TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI KOCAELİ ŞUBE YÖNETİM KURULU