URLA VİLLALAR DAVASI IKK BASIN AÇIKLAMASI-19.03.2015
Bakanlık kaçak villaları hukuka aykırı bir şekilde yasal hale getirmeye çalışıyor
Bugün, Kamuoyunda Urla Villaları olarak bilinen ve iktidarın doğal alanlarımıza bakışındaki nobranlığı, yıkıcılığı, vurdumduymazlığı görmek/anlamak açısından önemli bir örnek olan, doğal sit alanında kaçak yapılan villaların meşrulaştırma sürecine yönelik yürüttüğümüz hukuk mücadelesinin keşfi yapılacaktır.
İzmir 1 Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonunun 28.11.2013 tarih ve 200 sayılı kararının yürütmesinin durdurulması takiben iptaline karar verilmesi talebiyle; TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ve TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi olarak dört odamız dava açmıştır. Bugün de bu davaya ilişkin bilirkişi incelemesi gerçekleştirilmektedir.
Devam eden süreçte defalarca vurguladığımız üzere; sit derecesi düşürülmüş alanda hazırlanan ve yalnızca isminde "koruma" yazan imar planı ile kaçak yapıların hukuksuz bir şekilde meşrulaştırılması çabası sürdürülmeye çalışılmıştır.
Böylelikle; sit derecesinin düşürülmesine yönelik hukuki süreç devam ederken, yargı kararının sonuçlanması beklenmeden imar planları onaylanarak ileride telafisi mümkün olmayan sonuçların doğmasına neden olacak yeni bir süreç daha başlatılmış oldu. Ancak tekrar hatırlatmak gerekirse; alanın %90ından fazlası orman alanında kalmakta, geriye kalan kısmı makilik-fundalık, kıyı alanları ve tarım alanlarından oluşmaktadır. 1. derece doğal sit olarak belirlenmiş alan yaklaşık 60.000 ha.lık alan iken yalnızca 20 ha.lık bir alana özel, hiçbir bilimsel temele oturmayan derece düşürülmesi uygulaması yapılmıştır.
Bu gün keşfi yapılacak yargı sürecinde ise farklı sorunlar yaşanmaktadır. Doğal sit alanlarının irdelenmesi sürecine ilişkin mevzuat hükümlerinden, irdelemeyi gerçekleştirecek ekibin biyolog, orman mühendisi, ziraat mühendisi, şehir plancısı, su ürünleri mühendisi, jeoloji mühendisi, peyzaj mimarı, çevre mühendisi, harita kadastro mühendisi ve ilgili diğer meslek gruplarından oluşturulacak en az 5 kişilik bir araştırma ekibi olması hükmü çok açıktır. Ancak, bu gün keşfe gelen bilirkişi heyeti sadece iki biyolog ve bir çevre mühendisinden oluşmaktadır. Mevcut bilirkişilerin yanı sıra, söz konusu hükümde anılan uzmanlık gruplarından ilave bilirkişilerin heyet ilave edilmesi tarafımızca talep edilmesine karşın, bu talebimiz Mahkemece reddedilmiştir. Bu durum yapılacak keşfin, keşifte bulunmayan uzmanlık alanları yönünden eksik kalmasına sonucunu doğurmuştur.
Doğal sitlerin yeniden irdelenmesi konusu; ancak ranttan, kişisel menfaatten uzak bir biçimde bilimsel gerçeklerle temellendirilerek yapıldığı zaman doğru ve kamuoyunun üzerinde uzlaşabileceği sonuçlar yaratabilir. Parsel ölçeğinde ya da bütünlükten uzak bir şekilde yapılan değerlendirmeler doğal alanların etkili bir biçimde korunması/yönetilmesi bir yana, hızlı bir biçimde yok olmasına neden olmaktadır. Sit alanlarına ilişkin değerlendirmelerin bütüncül ve bilimsel yaklaşımla, şeffaf bir yol izlenerek çözülmesi ve sitlerin bu şekilde yeniden değerlendirilmesi bu alanların korunabilmesi ve kamu yararını gözetebilmesi adına olmazsa olmaz şarttır. Ne yazık ki, dava konusu taşınmazda izlenen yolun, gayri yasal yollarla inşa edilmiş kaçak yapıların yasal bir hale getirilmesine hizmet eden hukuk dışı bir yol olduğu görülmektedir.
Açıklanan nedenlerle, bölgenin doğal varlıkları ve uzun vadede tüm kültürel ve ekonomik değerlerinin korunması adına söz konusu kararın ivedilikle iptali gerekmektedir.
Bu bağlamda; hukuka, kamu yararına ve bilimsel referanslara aykırı olduğunu gördüğümüz, kentlerimizi ve doğal yaşam alanlarımızı tahrip etmeye yönelik herhangi bir girişimin olması halinde, bugüne kadar olduğu gibi, planlama ilkeleri, şehircilik esasları ve kamu yararı ile bilimsel yaklaşımdan taraf olarak, bu hukuksuz uygulamaların karşısında, yasal her türlü platformda görüş ve itirazlarımızı dile getirmeye devam edeceğiz.
Kamuoyuna saygılarımızla.
TMMOB İZMİR İL KOORDİNASYON KURULU