TMMOB Çevre Mühendisleri Odası
TMMOB
Çevre Mühendisleri Odası
14 MART 14, KIZILAY MEYDAN OLSUN...

 

Yerel Yönetim Seçimlerine yönelik başlatılan ve yaptığı birbirinden ilginç eylemlerle dikkatleri üzerine çeken "Saltanata Son" kampanyası tüm hızıyla devam ediyor. Yapılan plansız ve kullanılmayan üst geçitlerde Kısır Günü düzenlemenin, trilyonların yatırıldığı ancak atıl durumda bulunan ucube yapı "Gökkuşağı"nı mühürlemenin, Ankaralının su sorununa çözüm üretmek yerine "asfaltçılığa" soyunan ASKİ`nin önünde sabunlu, sulu, fırçalı, bidonlu eylem düzenlemenin  ardından kampanya, 14 Mart 2009 saat 14`te Ankaralılarla yoğun bir katılımla "Kızılay Meydan Olsun" buluşmasını gerçekleştirdi. Etkinliğe, çevrede bulunan vatandaşlar ve basın da yoğun ilgi gösterdi. Yüzlerce Başkent Sevdalısının buluştuğu etkinlikte her kesimden Ankaralılar, toplarla, iplerle, düdüklerle, şarkılarla, türkülerle Kızılay`ı şenlik alanına çevirdiler. Kızılay semaları yüzlerce topla rengarenk bir havaya büründü. Saltanatı göndermek isteyen herkes topa vurdu, ip atladı, şarkı söyledi. Ankaralı 14 Martta Meydanı boş bırakmadı.

Etkinlikte, Saltanata Son gönüllüleri tarafından bir de basın açıklaması okundu:

 "KIZILAY MEYDAN OLSUN, HAYAT BAYRAM OLSUN"

Her şehrin ve başkentin bir hikâyesi vardır… Ve geçmişten günümüze o hikâyeyi anlatan anımsatan, taşıyan, tarihi tarih, insanı insan yapan, o şehrin demokrasisini gösteren mekânları, yayalara açılmış meydanları vardır…

Kızılay bu kentin ana merkezinde bir meydandı… Adını veren Kızılay binası bahçesi ve Güvenpark ile bir nebzede olsa soluk aldığımız bir mekândı…

Her gelen bir şey aldı bizden… Güvenpark caddeler arasına sıkıştı kaldı… Meydana adını veren belleğimiz Kızılay binası yıkıldı, bahçesi tarumar oldu.

Kızılay otoban oldu. Yaya geçitleri teslim alındı karşıdan karşıya geçemedik…

Bu meydanın bir anlamı var biliyoruz… Meydanların bir şehirde ne anlama geldiğini biliyoruz. Bizi meydansız bırakanların neyi hedeflediklerini de biliyoruz…

Ve kendilerini bu şehrin saltanatı sananlara söyleyecek sözümüz var. Söylüyoruz.

"Evlerimize kapanmayacağız… Bu şehri ve merkezlerini yolgeçen hanına çevirmeyeceğiz… Bu şehirde insanca yaşamayı ısrarla istiyoruz, isteyeceğiz.

Kızılay hep isteklerin dile getirildiği eylemliliklere sahne oldu. Ev sahipliği yaptı… Dile gelse söyleyecekleri çok… Kucağında dayak yiyen öğretmenlere, öğrencilere, memurlara doktorlara tanıklık etti… Kaldırımlarında sürüklenen saçlarından çekilmiş çocukları gördü…

Karşıdan karşıya geçemeyen yaşlı teyzelerin elinden tutamadı… Bebek arabasıyla geçemeyen annenin, derdine derman olmadı…

Meydanına dikilmiş, koca bir beton yığının arasında ezildi… Ezildi… Ezildi... Yarış pistine dönen caddelerinde, ruhu köreldi… En çok sevdiği yayalar, sevgililer, saatlerce durmadılar, gelip geçtiler. Yitip gittiler. Bugün Kızılay için buradayız… Onun yaşamımıza geri dönmesini istiyoruz… Onu yaşamımızın bir parçası olarak görmek yaşamak, yayalaştırmak, meydanlaştırmak istiyoruz.

Kızılay Meydan olsun diyenler, Ulus Meydan Olsun diyenler, Tandoğan Meydan olsun diyenler, Mahallesinde ilçesinde, herkesin toplanacağı kültürel ve sosyal etkinliklerin yapılacağı, yaya alanları olsun diyenler, SALTANAT ASLA MEYDAN SEVMEZ…

Bugün Kızılay meydanının, bir şehirde insanca yaşamak isteyenlerin yeniden uyanış günüdür. İp atlayacağız caddelerinde top oynayacağız… Daralan yaşam alanımızda bir nefes alalım… Saltanata inat Kızılay meydanında top oynayalım… Toplar bizden oynaması hepimizden…

Saltanatı göndermek isteyen herkes topa vursun…29 Martta Meydan boş değil… Bitmedi daha sürecek, Kızılay yayalaştırılarak meydan olana dek…

"BELEDİYE YÖNETİMLERİNDE SALTANATA SON"

19.03.2009 00:00
Okunma Sayısı: 481
Fotoğraf Galerisi