Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi olarak 13.02.2014 günü İstanbul şubemizde basın mensuplarının yoğun katılımıyla 3.Havalimanı ile ilgili basın toplantısı gerçekleştirdik.

Basın toplantısına 3. Havalimanı ÇED olumlu kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemi ile dava açan  Av. Alp Tekin Ocak, Özgür Ceylan Aytaç, Alican Ocak,Yıldırım Yılmaz ve Kuzey Ormanları Savunması da katıldı.Şube Başkanımız Emine Girgin‘in okuduğu basın metninin ardından Av.Alp Tekin Ocak hukuki süreç ile ilgili olarak basına bilgilendirme yaptı.

Basın metninde İstanbul‘un kuzey ormanları ve su havzalarının yok edilmesi anlamına gelecek olan 3. Havalimanın ekolojik olarak bir cinayet olduğu, dünyanın en büyük ve en işlek havalimanını yapılmasının bedelini sadece İstanbullular değil, bölge ekosistemindeki tüm canlıların ödeyeceği belirtildi.Öte yandan İstanbul için kalkınma söylemi, kentin neoliberal anlayışla talan edilmesi dışında bir anlam taşımadığı ve 3. Köprü, 3. Havalimanı,Kanal İstanbul gibi çılgın projelerin hem İstanbul‘un son doğal alanlarını yok edeceği hem de devasa rant kapılarını aralayacağının altı çizildi.

Son olarak; Çevre Kanunun 10. Maddesi ve ÇED Yönetmeliğinin 6. Maddesine göre ÇED Raporu Olumlu Kararı olmaksızın 3. Havalimanı projesinin yapılamayacağı, İstanbul 4. İdare Mahkemesi kararını tanımayacaklarını açıkça ifade eden Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı suç işlemekte olduğu, tüm kamu kurum ve makamlarını hukuka uygun davranmaya,aksi davrananlar hakkında suç duyurusunda bulunacağımız  kamuoyu ile paylaşıldı.

BASIN METNİ

3. HAVALİMANI İÇİN TEK BİR ÇİVİ BİLE ÇAKILAMAZ, YAPILAN HER FAALİYET HUKUKSUZ VE EKOLOJİK YIKIM DEMEKTİR

İstanbul‘un kuzey ormanları ve su havzalarının yok edilmesi anlamına gelecek olan 3. Havalimanı ekolojik olarak bir cinayettir. Dünyanın en büyük ve en işlek havalimanını yapmanın bedelini sadece İstanbullular değil, bölge ekosistemindeki tüm canlılar ödeyecektir. Öte yandan İstanbul için kalkınma söylemi, kentin neoliberal anlayışla talan edilmesi dışında bir anlam taşımamaktadır. 3. Köprü, 3. Havalimanı ve Kanal İstanbul gibi çılgın projelerin hem İstanbul‘un son doğal alanlarını yok edeceği hem de devasa rant kapılarını aralayacağı ortadadır.

3. Havalimanı ÇED olumlu kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemi ile Av. Alp Tekin Ocak, Özgür Ceylan Aytaç, Alican Ocak, Cevat Ocak, Yıldırım Yılmaz tarafından açılan dava sonucunda İstanbul 4. İdare Mahkemesi ÇED Olumlu Kararının yürütmesi durdurulmuştur. Bu karar ile söz konusu idari işlemin açık olarak hukuka aykırı olduğu, uygulanması halinde telafisi imkansız zararlar vereceği açığa çıkmıştır. Kuşkusuz bundan sonra  yapılması gereken, Mahkeme tarafından oluşturulacak bilimsel bir heyet ile yapılacak keşif ve alınacak bilirkişi raporu ile bizim de paylaştığımız 3. Havalimanının yapımına dair kamuoyunda mevcut, ekolojik, ekonomik ve sosyal kaygılara dair hukuka uygunluk denetiminin sağlanmasıdır. 

Bizler, yaşadığımız kente sahip çıkanlar, İstanbul‘u yaşanabilir bir kent yapabilme mücadelemizde 3. Havalimanı projesini karşımızdaki büyük tehditlerden biri olarak görüyoruz. Bu kente suyu, temiz havayı, yani yaşamı veren kuzey ormanları İstanbul‘un can damarlarıdır ve projenin kuzey ormanları üzerinde yaratacağı etkiler göz ardı edilemez boyuttadır.

İstanbul‘un Su Havzaları Tehdit Altındadır: Proje alanı, şehir kullanım suyunun önemli bir bölümünü karşılayan Terkos Gölü ve Alibeyköy Barajının uzun mesafe koruma alanında yer almakta olup, bölgede meydana gelecek yapılaşma ve sanayileşme havza alanlarındaki kirliliği geri dönüşsüz olarak artıracaktır. 

İstanbul‘un Akciğerleri Yok Edilecektir: Proje alanı; çarpık kentleşmenin henüz ulaşmadığı, şehrin akciğerlerini ve karbon yutak alanlarını oluşturan bölgedir. 7650 hektarlık alana sahip devasa proje bölgedeki ormanlık alanları, bölgeye has doğal dokuyu ve ekosistemleri olumsuz etkileyecek biyolojik çeşitliliği oluşturan canlıların yok olmasına neden olacaktır. Kuzey Ormanlarının yok olması tehlikesi İstanbul‘un hava kalitesini geri dönüştürülemez şekilde etkileyecektir.

Bölgenin Ekolojik Dengesi Bozulacaktır: Terkos Gölü‘nü besleyen sulak alanların oluşturduğu ekolojik ortam, muhtelif bitkiler için özel yaşam alanı niteliğinde olup, göçmen kuşların konakladığı doğal ortamdır. Devasa bir alanı kaplayacak ve bazı türlerin taşınması veya yok edilmesine sebebiyet verecek proje ekolojik bütünlüğü, harfiyatla yerinden sökülecek toprağın canlı yapısını; ekosistem zincirini bozma riski taşımaktadır.

Proje Mikroklima Etkisi Yaratacaktır: Yapılaşma ve yollarla birlikte çok daha büyük bir alanı kaplayacak proje dev bir geçirimsiz, betonlaşmış alan ve ekolojik boşluk oluşturacaktır. Bu cansız alan olası bir ısı adası oluşturup iklim değişikliğini hızlandıracaktır.

İstanbul ve Marmara bölgesinde yaratacağı tahribat ile geri dönüşü mümkün olmayacak ekolojik felaketlere neden olacak, bilimsel gerçekleri ve kamu yararını hiçe sayan projenin iptali için mücadele edeceğimizi bir kez daha duyuruyoruz.

İstanbul için sunulan tüm çılgın projeler 3. Havalimanı örneğinde görüldüğü gibi Yaşam, Doğa ve insan odaklı değil bilimin, ekolojinin, ekosistemin yok sayıldığı "RANT" projeleridir. Amaç yaşanabilir İstanbul değil, doldurulacak ayakkabı kutuları, zengin edilecek bakan çocukları, oluşturulan havuzlar ile beslenen yandaş müteahhitlerdir.

İstanbul‘un ihtiyacı süslü "kalkınma" söylemleriyle yeni rant ve yıkım alanlarının oluşturulmasında değil, yaşanabilir kentsel alanlar oluşturulmasında, ulaşım ve barınma sorununa bilimsel verilerin ışığında çözüm bulunmasında ve kentin bir bütün olarak tüm sorunları ile birlikte planlanmasındadır.

YÜRÜTME RANT ODAKLI BAKIŞ AÇISI İLE DOĞAYI, BİLİMİ VE HUKUKU YOK SAYMAYA DEVAM EDİYOR!

Son olarak; Çevre Kanunun 10. Maddesi ve ÇED Yönetmeliğinin 6. Maddesine göre ÇED Raporu Olumlu Kararı olmaksızın 3. Havalimanı projesinin yapılamayacağı gün gibi ortadadır. İstanbul 4. İdare Mahkemesi kararını tanımayacaklarını açıkça ifade eden Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı suç işlemektedirler. Buradan tüm kamuoyu önünde tüm kamu kurum ve makamlarını hukuka uygun davranmaya aksi davrananlar hakkında da suç ihbarında bulunduğumuzu kamuoyu ile paylaşıyoruz.

Saygılarımızla,

Yalana, Talana, Hukuksuzluğa Karşı Yaşam ve Doğa Mücadelesini Sürdüreceğiz! İstanbul‘un Can Damarları Kuzey Ormanlarını Savunmaya Devam Edeceğiz!

TMMOB

Çevre Mühendisleri Odası

İstanbul Şubesi

13 ŞUBAT 2014