`BERGAMA KORKU FİLMİ` HUKUKA RAĞMEN DEVAM EDİYOR, HALA...
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği‘ne bağlı aşağıda imzası olan meslek odaları ile Egeçep ve Ekoloji Kolektifi dernekleri olarak Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından Bergama‘daki siyanürcü şirket Koza Altın İşletmeleri A.Ş.‘ye "Ovacık Atık Depolama Tesisi Kapasite Artışı (2.ADT) Projesi" ile ilgili verilen 03/06/2009 tarihli ÇED Olumlu işleminin iptali için bir kez daha yargı karşısına çıkıyoruz.
Bu kez daha gür bir sesle isyan ediyoruz. Yeter artık...!
Siyanürcü şirket Koza Altın İşletmeleri A.Ş.‘nin Bergama-Ovacık Altın Madeni ile ilgili faaliyetlerini hukuka aykırı bulan onlarca mahkeme kararı çerçevelenip duvara asılan ve dalga geçilen alelade kağıtlar olmaktan çıkarın, Anayasa‘nın 2. maddesinde teminat altına alınan hukuk devleti hukuksuzluk paspasına çevrilmesini engelleyin.
Yetkililere bir kez daha sesleniyoruz, onlarca karara ve bilimsel rapora rağmen bu ısrar niye? Daha kaç kez uyarılacaksınız. Yeter artık. Bu korku filmine dur deyiniz. Bergama hukukla geçilen dalganın adı olmaktan çıkarınız.
Danıştay 6. Dairesi‘nin 13.05.1997 tarih ve 1996/5477 E. - 1997/2312 K. sayılı bozma kararı ve bu karar doğrultusunda, İzmir 1.İdare Mahkemesi‘nin 15.10.19997 Tarih ve 1997/636-877 sayılı kararındaki "...doğrudan veya çevrenin bozulması ile dolaylı olarak insan yaşamını etkileyeceği kesin olan siyanür liç yöntemi ile altın madeni işletilmesine izin verilmesi yolundaki dava konusu işlemde kamu yararına uygunluk bulunmamaktadır..." gerekçesiyle başlayan Bergama korku filminin hala nasıl devam ettiği ve Bakanlıkça her sene neden verilen izinlerle ödüllendirildiği artık eleştirmenlerce dahi anlaşılamıyor. Jürinin seçme eleme kriterlerinde hukuk bulunmamasına rağmen bu ödülün tekrar ve tekrar Bergama filmine verilmesini artık hiçbir yurttaş anlamıyor.
1997 senesinde başlayan, Anayasa‘nın 56. maddesi ile teminat altına alınan Bergama‘da sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı konulu filmler her sene jüri tarafından eleniyor, Mahkemelerce verilen her iptal kararı sonrasında alınan yeni bir idari işlem ile ihlal edilerek ödül yine siyanürcü şirkete veriliyor.
Bıkmadan, usanmadan, yılmadan yetkililere ve maden işletmecisine sesleniyoruz. Üzerinden onlarca sene geçmesine rağmen yüze yakın karara konu olan tartışılamaz gerçeği Türkiye Cumhuriyeti Yurttaşları huzurunda kabul edin ve bu komedi filmine son verin. Onca karara rağmen senaryoyu ufak makyajlarla yeniden seyirciye sunmanın bir cazibesi kalmadı. Bu filmin senaryosunun her seferinde orijinal ve yeni olduğuna sizler dışında kimse inanmıyor.
Bir kez daha açıklıyoruz. Bergama Korku Filmi 1997 senesindeki Danıştay kararıyla iptal edilen filmin kötü kopyasıdır. Bergama‘da ve Türkiye‘de siyanürlü altın madenciliği doğa düşmanıdır, Bergama‘da ve Türkiye‘de siyanürlü altın madenciliği sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşam hakkının ihlalidir. Bergama‘da ve Türkiye‘de siyanürlü altın madenciliği cinayettir.
Bu konuda yüze yakın verilmiş idare mahkemesi, Danıştay, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına, Anayasa Mahkemesi‘nin 5177 sayılı Maden Kanunu ile ilgili iptal kararına ve en son Danıştay‘ın Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliği hakkında verdiği Yürütmeyi Durdurma kararlarına rağmen devam ettirmezsiniz. Bu kararlara karşı dava açan meslek örgütlerini açtığınız tazminat davaları ile yıldıramazsınız, bu davaları takip eden doğa dostu kişileri binbir türlü yalanla itham edemezsiniz, hakkınızda ne yapıyorsunuz diye soran köylüyü yüzlerce liralık tazminat davaları ile işinden gücünden alıp korkusu ile baş başa bırakıp Ankara yollarına, Mahkeme koridorlarına süremezsiniz. Halkın katılımı toplantılarına yandaşları ve de maden çalışanlarını doldurup köylülerin itirazlarını söylemek için salonlara girmelerini engelleyemezsiniz, giren köylülerin baskı altına alarak itirazda bulunmalarını engelleyemezsiniz. Kendi katılım toplantısını yapan köylüleri marjinal olarak itham ederek usulsüz toplantılarınıza meşruiyet katamazsınız...
Kim oluyorsunuz? Nereden güç alıyorsunuz? Nedir bu altın aşkınız?
Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği‘nin 24. Maddesine göre; bu tür depolama tesisleri yerleşim bölgesine 1000 metreden az olan yerlerde inşa edilemez, ancak Ovacık 2.ADT Ovacık Köyüne 400 metre; ÇEVRE BAKANLIĞI OVACIK‘I YERLEŞİM YERİ KABUL ETMİYOR MU, YOKSA METRESİ Mİ BOZUK?
Altın şirketlerine hukuki açıdan yol göstericilik yapmak Çevre ve Orman Bakanlığı‘nın görevi değildir. Çevre ve Orman Bakanlığının görevi Anayasa‘nın 56. maddesini teminat altına alan düzenlemeleri sağlamlaştırmaktır. Bakanlık Bergama ile uğraşmak yerine kendisini İstanbul İkitelli sel felaketine götüren uygulamalarını düzeltmek için mesai harcamalıdır. Kusurlu olan Bakanın açıkladığı gibi insan değil, bizatihi Bakanlıktır.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği‘ne bağlı aşağıda imzası olan meslek odaları ve yaşam savunucusu dernekler olarak Çevre ve Orman Bakanlığı‘nı kuruluş amacına uygun davranmaya çağırıyoruz. Kozak Yaylası ve yörede geri dönüşü olmayacak yıkıma yol açacak maden ocaklarına izin vermeyiniz.
Çevre ve Orman Bakanlığı asli görevini yerine getirmeye ve de yurttaşı ile doğasından yana tavır almaya çağırıyoruz. Bu filmi artık kimse seyretmiyor.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası
TMMOB Kimya Mühendisleri Odası
TMMOB Metalurji Mühendisleri Odası
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
EGEÇEP DERNEĞİ
EKOLOJİ KOLEKTİFİ
10.09.2009