`ÇED YÖNETMELİĞİ ANAYASA`YA AYKIRI!`BİRGÜN GAZETESİ)
TMMOBye bağlı Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) ve Ekoloji Kolektifi Derneği (EKD), 3 Ekimde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren yeni Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliğinin bazı maddelerinin yürütmelerinin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay 14. Dairesi Başkanlığına başvuruda bulundu. Kentsel dönüşüm, dev projeler ve çevre yatırımları için hayati önem taşıyan yönetmelikte yapılan değişikliklerle, inşaat, enerji ve sanayi tesislerinin yapıldıkları bölgeye ve topluma yapacakları etkiyi değerlendiren ÇED sürecinin toplum ve doğa aleyhinde bozulduğunu ifade eden hukukçular, toplam 12 madde, fıkra ve bendin yürütmesinin durdurulmasını ve iptalini talep ettiler.
İŞLETME SONRASI DENETİM DIŞI
Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının İ bendinde yer alan ÇED süreci tanımı, yönetmeliğin yeni halinde daraltıldı. Daha önce ÇEDe konu işletmenin inşasından sonraki çalışmaları da kapsayan süreç, yalnızca ilgili tesisin hayata geçirilmesine kadarki süreçle sınırlandı. Hukukçular, ÇED raporlarının taahhüt niteliği taşıdığı, bu taahhüdün yerine getirilip getirilmediğinin denetiminin bir kamu görevi olduğunu belirterek ilgili bendin hukuka aykırı olduğunu belirttiler. Hukukçular benzer bir itirazı aynı 4. maddenin 1. fıkrasının B bendi konusunda da ileri sürdüler. Değişiklikle birlikte, ÇED Olumlu kararı alan projelerin inşaat çalışmalarının, bağımsız kuruluşlar yerine, ÇED proje tanıtım dosyası hazırlayan şirketlerce denetlenmesinin yolu açıldı. Bu durumun tarafsız denetim ilkesiyle bağdaşmadığını belirten hukukçular, bu değişikliğin de iptalini istediler.
KAPASİTE ARTIŞI HUKUKSUZ
Yeni yönetmelikle, düşük kapasite sebebiyle ÇED süreci dışında bırakılmış veya ÇED Olumlu kararı almış projelerin kapasite artışına gidebilmelerinin önü de açılmıştı. Daha derin çevresel etkilere sebebiyet verebilecek kapasite artışlarının ÇED süreci dışında bırakılmasını sağlayan maddelerin de yürütmelerinin durdurulması ve iptali istendi.
HALK KATILMASA DA OLUR!
ÇED sürecinin en kritik kısımlarından olan halkın katılımı toplantısı da yeni yönetmelikte değişikliğe uğrayan unsurlardan. Yönetmeliğin önceki halinde yer alan "Toplantı için projeden en çok etkilenmesi beklenen ilgili halkın kolaylıkla ulaşabileceği merkezi bir yerin seçilmesine özen gösterilir" ibaresi yeni yönetmelikte yer almadı. Son dönemde projelerin kilometrelerce uzağında toplantı yapma âdetinin yeni yönetmeliğe girdiğini belirten hukukçular, "Yeni yönetmelikte toplantı yerini belirleyen Valiliklere sınırsız takdir yetkisi tanındı. Projeden etkilenen halkın ulaşamayacağı yerlerde yapılan toplantılar, halkın katılımını engelleyecek ya da güçleştirecektir" diyerek yeni yönetmelikteki değişikliklere itiraz ettiler.
ÇEDDE SÜRE BELİRSİZ
Yeni yönetmeliğin 12. maddesinin 6. fıkrasındaki, "ÇED Raporunda önemli eksiklik ve yanlışların görülmesi durumunda komisyon, bunların giderilmesini Bakanlıkça yetkilendirilmiş kurum ve kuruluşlardan veya ilgili kurumlardan ister. Bu durumda, inceleme değerlendirme süreci durdurulur. Eksiklikler tamamlanmadan veya gerekli düzeltmeler yapılmadan komisyon çalışmalarına devam edilemez" ifadesi de hukukçuların eleştirilerine hedef oldu. İlgili maddede herhangi bir süre kısıtlaması olmadığına dikkat çeken hukukçular, "ÇED sürecinin herhangi bir süre kısıtlamasına tabi tutulmamış olması, düzeltmelerin yapıldığı herhangi bir zaman diliminde sürecin tekrar devam etmesinin önünü açmaktadır. Yönetmelik kapsamında, tüm süreçlerin belirli sürelere tabi tutulmasına karşın; bu hususta bir süre sınırın konulmamış olması bir belirsizlik ortamı doğurmakta, halkta güvensizlik ve tedirginlik yaratmaktadır" değerlendirmesinde bulundular. Süre sınırı olmayan maddenin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptali istendi.
OLUMSUZSA TEKRAR BAŞVUR!
Eski yönetmeliğe göre, ÇED Olumsuz kararı verilen projeler için yeniden başvuru yolunun açılması için, olumsuz karara sebebiyet veren tüm şartlarda değişiklik olması gerekiyordu. Yeni yönetmelikle, 14. maddenin 5. fıkrasında yapılan değişiklikle birlikte bu yükümlülük ortadan kalktı. Böylece ÇED Olumsuz kararı alan projelerin, bazı şartların değiştiği iddiasıyla yeniden değerlendirmelerinin önü de açılmış oldu. ÇMO ve EKD avukatları, ilgili maddenin de iptalini istediler.