Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül, gazetecilik yaptıkları için yani işlerini yaptıkları için tutuklandı. 

Daha önce Ergenekon, Balyoz gibi davalarda yaşadığımıza benzer bir süreci yaşıyoruz. Yine gazeteciler, yalnızca işlerini yaptıkları için tutuklanıyor. Yine bu gazetecilerin aileleri, eşleri perişan, çocukları babalarına hasret büyümeye mahkum ediliyor.

 Dün alınan tutuklama kararı aslında gazetecilik mesleğine, halkın haber alma hakkına, demokrasiye karşı alınmış bir karardır.  Karar, haberlerini, halkın doğru haber alma hakkı için yapan basın yayın kuruluşlarının cezalandırılmasıdır.  Bu karar, düşünmeyen, konuşmayan, eleştirmeyen, yönetimin söylediklerine, yaptıklarına susan ve hatta alkış tutan  bir toplum yaratmak isteyenlerin kararıdır... İktidar, kendisi gibi düşünmeyen, davranmayan meslek örgütleri üzerindeki baskısını sürdürmeye devam ediyor ve biz TMMOB üyeleri de aynı baskıdan nasibimizi alıyoruz.

Bu ülkenin Başbakanı, yaptığı açıklamada, "Türkiye ifade ve basın özgürlüğü konularında hiç bir Avrupa ülkesinden geri değildir" demişti. Bu mudur ifade ve basın özgürlüğü? Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, daha geçen gün televizyon kanallarında, ‘O TIR`larda silah olsa ne olur, olmasa ne olur` demedi mi? Bugün Başbakan yardımcılığı görevine getirilen siyasetçi, tırlar ve silahların akıbetleri üzerine ‘yemin billah` etmedi mi?

Birçok hukuksuzluğun söz konusu olduğu bu davayla gazetecilerin ‘iş`lerini yaptıkları için tutuklanmalarını, halkın haber alma hakkının önlenmeye çalışılmasını, basın yayın organlarını ‘tek ses`e dönüştürme uygulamalarını şiddetle kınıyoruz. Dündar ve Gül, kuşkusuz ki, özgürlüklerine kavuşacaklar. Biz Çevre Mühendisleri Odası olarak, bunun en kısa zamanda, aileleri ve sevenleri daha fazla üzülmeden gerçekleşeceğine inanmak istiyor ve umuyoruz.  Değerli gazetecilerimize geçmiş olsun ve yanınızdayız diyoruz… 

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası

Yönetim Kurulu