TMMOB Çevre Mühendisleri Odası
TMMOB
Çevre Mühendisleri Odası
GİDEREK AZALAN SU İÇİN ‘ÖZEL GÜN’ KUTLAMASI!!!

Dünya Su günü ile ilgili ilk öneri 1992 yılında Birleşmiş Milletler Çevre Kalkınma Konferansında (UNCED) yapılmış ve dünyada suyun giderek artan öneminden dolayı her yıl 22 Mart‘ın "Dünya Su Günü" olarak kutlanmasına karar verilmiştir.

22 Mart 1993`ten bu yana, her yıl farklı temalarla kutlanan Dünya Su Günü 2016 teması  ‘Su ve İstihdam` olarak belirlendi.  Bu temayla Dünya Su Günü çalışmalarına destek veren Uluslararası Çalışma Örgütü, bir yandan istihdamın artırılmasını ve insanın korunmasını, diğer yandan da yeşil istihdamın önemine vurgu yapmayı amaçlamıştır.    

Yıllar boyunca plansızca harcanan, yanlış yönetilen ve fazla kullanılan suyun giderek azalması, kuraklığın gazete manşetlerinde yer almanın ötesine geçememesi, gittikçe artan su tüketiminin yarattığı sorunlar ne yazık ki, bugün kuraklığın küresel tehlike noktasına gelmesine neden olmuştur.

DSİ resmi sitesinde, yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1.000 m3`ten daha az olmasını Su Fakirliği, 2.000 m3`ten daha az olmasını ise Su Azlığı olarak tanımlamaktadır. Yine aynı sitede, Türkiye‘de kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarının 1.519 m3 civarında olduğu açıklanmaktadır.  TÜİK , ülke nüfusumuzun 2030 yılında 100 milyon olacağını açıklıyor.  Bu da 2030 yılında kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1.120 m3/yıl civarında olacağı anlamına gelmektedir.  Üstelik hesaplama, mevcut büyüme hızı, su tüketim alışkanlıklarının değişmesi gibi faktörler ve mevcut kaynakların 14 yıl sonrasına hiç tahrip edilmeden aynı şekilde kalması durumunda söz konusu olacak!

SONUÇ Ve ÖNERİLER

Su kaynakları yönetiminde başlıca hedef, alternatifi olmayan doğal bir kaynak olan suyun daha planlı ve ekonomik kullanılması, su kaynaklarını tehdit eden sorunların belirlenmesi ve önlenmesi, su ve suya bağlı ekosistemlerin korunması ve bunlara bağlı olarak sürdürülebilir bir su kaynakları yönetimi sağlanmalıdır.

Yaşanan ciddi kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olmamıza, uzun yıllardır yürütülen yanlış ve hukuksuz uygulamalar nedeniyle yeraltı ve yer üstü sularımızın kalite ve miktarında ciddi azalmalar ortaya çıkmasına rağmen, Türkiye‘de henüz bütün tarafların katılımıyla hazırlanmış, kamu yararı gözeten bütüncül bir su politikası ve suyun yönetimiyle ilgili temel ilke ve yöntemlerin çerçevesini belirleyen bir Çerçeve Su Kanunu bulunmamaktadır. 

Türkiye‘de su kaynaklarının etkin ve sürdürülebilir yönetimi için, "Ulusal Su Politikası" oluşturulmalıdır. Türkiye su politikası, Avrupa Birliği su politikaları ve uluslararası su politikalarını dikkate alarak ülke koşullarına uygun olacak şekilde belirlenmelidir. Su kaynakları sorunlarının çözümü için, merkezi yönetimlere bağlı kalmayarak, uzun dönemli politikalar üretilmeli, bu politikalar ve planlar günümüzde olduğu gibi "kişilere", "projelere", "siyasi iktidarlara" göre değiştirilmemelidir.   

Çevre mühendisleri, aldıkları eğitim gereği, su yönetimi konusunda uzmandır. İçme suyu ve atıksu arıtımı, çevre teknolojisi, projelendirme gibi konularda eğitim gören çevre mühendisleri, ne yazık ki,  belediyelerde, İller Bankası‘nda ve ilgili bakanlıklarda yeterince istihdam edilmemektedir. Bu sorun acilen giderilmeli ve su mühendisi olarak da tabir edilen çevre mühendisleri, çözümün parçası haline getirilmelidir.

Teknik alt yapısı güçlü, çevre mühendisi istihdam eden, çevreye, suya dair tüm mevzuatı kendi bünyesinde toplamış, kamu yararı gözeten bir Çevre Bakanlığı acilen kurulmalıdır.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası 

Yönetim Kurulu  

21.03.2016 00:00
Okunma Sayısı: 399