İkizdere için uyarı: `Yeni heyelanlar olabilir, gördüklerimiz korkunç`
İkizdere‘de incelemelerde bulunan Çevre Mühendisleri Odası Başkanı ‘Gördüklerimiz işin başı olmasına rağmen korkunç‘ diyor. İDEF ise yeni heyelanlara karşı uyarıyor.
Rize‘nin İkizdere ilçesinde Cengiz İnşaat‘ın yapmak istediği taş ocağına karşı bölge halkının direnişini kırmak amacıyla getirilen eylem yasağı sürüyor. Halkın iş makinelerin çalıştığı alana ulaşmasını engellemek için bölgeye çıkan tüm yollar jandarma tarafından kapatılırken, bölgeye ulaşmak isteyenler "heyelan tehlikesi var" denilerek engelleniyor.
İşkencedere Vadisi‘nde Cengiz İnşaat‘ın iş makineleri ve kamyonları ise çalışmaya devam ediyor.
Halk şantiyenin aşağısında bir noktada direniş alanında bekleyişlerini sürdürüyor.
Bölgeye gitmek isteyenlere ise jandarma tarafından GBT uygulaması yapılıyor.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kahraman ve Odanın İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Ömür Yaşayan bugün hem incelemelerde bulunmak hem de bölge halkını ziyaret etmek için İkizdere‘deydi.
Şantiyenin yakınlarına ancak bahçelerden geçerek ulaşabildiklerini belirten Yaşayan, iş makinelerinin hâlâ birkaç gün önce meydana gelen heyelanlı alandaki toprağı almaya çalıştıklarını söyledi.
İkizdere Dernekler Federasyonu Çevre Komisyonu Başkanı Osman Baş da "Küçük bir heyelan dediler iki gündür toparlayamıyorlar" diyerek bundan sonra çok daha büyük heyelanlarla karşılaşılabileceği uyarısında bulunuyor.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kahraman ise projenin daha başında olunmasına karşın gördüklerinin korkunç olduğunu belirterek sahada yapacakların incelemenin ardından daha ayrıntılı bir rapor sunacaklarını ifade ediyor.
Avukat Yakup Okumuşoğlu ise halka eylem, afiş yasağı uygulanırken Cengiz İnşaat‘ın şantiye kapısına astığı afişlerle taş ocağının propagandasını yapmasına izin verildiğine dikkat çekiyor.
Bölgede bulunan Osman Baş, Ahmet Kahraman ve Yakup Okumuşoğlu soL‘a durumu şöyle anlattı:
‘Çok daha büyük bir heyelan ortaya çıkabilir‘
İkizdere Dernekler Federasyonu Çevre Komisyonu Başkanı Osman Baş:
"Bu bölge heyelan bölgesi, çok dik bir bölge. Biliyorsunuz bölge volkanik olduğu için toprak yüzeyi oldukça düşük. 10 cm‘den 30 cm‘e kadar bir toprak yüzeyi var. Burada siz toprak yüzeyini kaldırıp ağaçları kaldırdığınızda onun üzerindeki yükün bu eğimden dolayı aşağı gelmesi kaçınılmaz olacaktır. Yapılan proje kesinlikle ne bölgedeki insanlara bir katkısı ne de çalışanlar açısında bir güvenliği olabilecek bir proje. Küçük bir heyelan dediler iki gündür toprağı kaldıramıyorlar. Gece gündüz çalışıyor kamyonlar. Buradaki iki gün sonra çok daha büyük bir heyelan, çalışanlar, güvenlik güçleri yada köylüler açısından söylüyorum ciddi kaza riskleri ortaya çıkaracaktır."
Halka her şey yasak, Cengiz‘e her şey serbest
Avukat Yakup Okumuşoğlu:
"Burası Rize İkizdere Gürdere köyünün direniş alanı. Daha önce burada çadırlar vardı. Kolluk kuvvetleri bir gece saat 2 buçukta gelip çadırlarımızı söktü. Ertesi gün de bütün bu alan yasak alan ilan edildi. Burada şarkı söylemek, türkü söylemek, pankart, afiş asmak, taş ocağına hayır demek yasak. Yukarıda ise Cengiz İnşaat‘ın yapmakta olduğu bir yol var. O yolun girişinde bir demir kapı var. Biraz önce gittik baktık o kapının üzerine İyidere liman projesinin ‘güzelliklerini‘ anlatan afişler asmışlar. Burada taş ocağı istemiyoruz demek yasak ama orada o taş ocağının açılmasına yönelik propaganda yapılıyor. İşte buradaki hukuki durum bu. Herkese nefes almak bile neredeyse yasak ama Cengiz İnşaat‘ın kamyonları her dakika çalışıyor, kapısına afişler asılıyor ama burada kimse taş ocağına hayır diyemiyor."
Yargı sürecinin devam ettiğini belirten Okumuş "Ama hak aramak sadece mahkemelerden ibaret değil. Vazgeçilmez haklarımızı Anayasa‘yı tanımayarak yasaklayan bir idare var, buna ilişkin olarak da hukuki yollara başvurduk ve başvuracağız" dedi.
‘Gördüklerimiz korkunç‘
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kahraman:
"Bugün İkizdere‘deki bu taş ocağı olayına dair bir inceleme ve köylülerle görüşmek için buradayız. Gördüklerimiz, işin başı olmasına rağmen korkunç. Projenin ilerlemesi durumunda nelerle karşılaşacağımızın çok net örneklerine burada şahit olduk. Sivil toplum örgütleri, bazı sendikalar, meslek kuruluşları ile beraber bir teknik heyet oluşturduk, sahada inceleme yapmak için izin başvurularımız yapılıyor. Önümüzdeki hafta bu teknik inceleme sonunda ortak bir rapor hazırlayacağız. Daha detaylı bilgileri orada vereceğiz ama endişeliyiz."
Habere ulaşmak için tıklayınız.