İŞ KAZASI DEĞİL, İŞ CİNAYETİ
İŞ KAZASI DEĞİL, İŞ CİNAYETİ...
13.05.2014 tarihinde Manisanın Soma ilçesinde meydana gelen faciada yüzlerce işçi hayatı kaybetti, yüzlercesi de yaralandı. Yıllardır iş cinayetlerinde kaybettiğimiz on binlerce emekçinin hepsini hatalı, madencilerin, tersane işçilerinin, inşaat işçilerinin ve milyonarca emekçinin kendi yanlışlarının bedelini hayatlarıyla ödedikleri yalanı ve bunun tüm yetkili ağızlardan ortak bir sesle dillendirilmesi de bizleri yaşanan bu facia kadar derinden üzmektedir.
12 bin maden işçisinin çalıştığı Somada 15 yaşında çocuk işçilerin madenlerde çalıştırılıyor olması, bölgede işçilere sağlık hizmeti verecek iş kazalarında hayatta kalan işçilere tedavi hizmeti sunacak kapasitede sağlık birimlerinin olmaması, özelleştirme süreçleri sonunda maliyetleri 140 dolardan 24 dolara düşürmekle övünen sermaye gruplarının anlayışı, taşeronlaştırma yöntemiyle iş ve içi güvenliğini hiçe sayan kâr odaklı uygulamaların varlığı bugün Somada yaşanan katliamın temel sebebidir.
Ülkemizin yıllardır iş cinayetlerinde Dünyada 3. Avrupada ise 1.olduğu, iş cinayetlerinde yaşanan kayıpların sebebinin özelleştirme ve taşeronlaştırma olduğu, mevcut iş güvenliği denetimi konusunun ve yasasının yetersizliği yıllardır tüm meslek odaları, sendikalar, muhalefet partileri, sivil toplum kuruluşları vb. neredeyse iktidar ve yandaşları hariç her kesimin değindiği bir nokta olmasına rağmen bu konuda somut hiç bir adımın atılmamış olması da yaşanan kayıplara göz yummaktan başka bir anlam ifade etmez.
Bugün Soma özelinde yaşanan katliamın bir başka boyutu ise bölgede özelleştirme süreciyle adeta tavan yapan "iş kazaları"nın görmezden gelinmesidir. Sadece 2013 yılı içerisinde Soma madenlerinde 9 ayrı "iş kazası" meydana gelmiş ve bu kazalarda 9 maden işçisi yaşamını yitirmiştir. Dünden bugüne yapılan açıklamaların içeriklerini bu dönemde okuyabilmek çok ta zor olmayacaktır. Yaşanan "kaza"larla ilgili TBMM gündemine taşınmasına rağmen hiçbir soruşturma başlatılmaması mevcut iktidarın ve sorumlu kurumların insan hayatına verdiği önemi göstermektedir.
TMMOB Ankara İKK olarak insan hayatının maddi hiç bir karşılıkla yerine getirilemeyeceğini ve kâr hırsının insanların yaşam hakkını elinden almasının bir cinayet olduğunu bir kez daha vurguluyoruz. Sorumluların tespit edilip, gereken işlemlerin başlatılması için sürecin takipçisi olacağımızı ve iş cinayetlerine karşı mücadele etmenin; mesleki etik ve insanı değerlerimizden kaynaklı boynumuzun borcu olduğunu bütün kamuoyuyla paylaşıyoruz.
TMMOB ANKARA İL KOORDİNASYON KURULU