BASINA VE KAMUOYUNA

2014 yılından beri ata topaklarımıza musallat olan Makinacılar OSB`ye karşı yürüttüğümüz haklı ve yaşamsal mücadelemiz kararlılığımız ve kazanımlarla devam ediyor. 11 Eylül 2014 tarihinde yalanlar ve sahte bilgilerle dolu, ısmarlama hazırlanmış ÇED olumlu kararı ile bereketli tarım topraklarımızın ölüm fermanı ilan edilmişti.

Biz bu fermanı kabul etmedik.

Kaynarca köylüleri olarak bereketli tarım topraklarımızın gasp edilmesine karşı 13 kişiyle yola çıktık. Köylerimizde toplantılar yaptık. Bu belayı anlamaya ve anlatmaya çalıştık. Topraklarımızın ölüm fermanı ilanı öğrendiğimiz andan itibaren hukuksal mücadeleye giriştik. Çünkü gördük ki bizim yılda 3 defa ürün aldığımız, sulama yaptığımız topraklarımız, çorak, taşlık, verimsiz tarım dışı alan olarak gösterilmiş. Yaklaşık bin yıldır ekip biçtiğimiz, başata İstanbul olmak üzere ülkemizin bir çok kentine tarımsal ürün sağladığımız bu toprakların gerçek değerini ortaya koymak istedik. Baktık ki bu bölge sadece verimli toprakların olduğu değil aynı zamanda çok güzel doğa harikalarının oldu da bir bölge. Bölgemizin tek longozu olan Acarlar Longozu ile de birleşik bir havza. Yapılması planlanan OSB`nin Acarlar Longozunu`da kirleteceğini gördük. Çünkü longozu besleyen ana dereler OSB alanı içinde yer almaktadır. Ayrıca OSB`nin Kaynarca kent merkezinin dibine inşa edilecek olması çevre ve sağlık sorunlarını tıpkı komşu kentimiz Dilovası`nda olduğu gibi artıracağını düşündük.

Düşündük, taşındık, uzmanlara danıştık, fikir aldık ve ÇED raporunda ilan edilen yalanlara karşı ÇED olumlu kararının iptali ve yer seçimi iptali davasını Sakarya Bölge İdare Mahkemesi`nde avukatımızın öncülüğünde açtık.

Biz köylüler topraklarımızı savunmakla uğraşırken birileri başaramayacağımızı, kaybedeceğimizi söylüyorlardı ama biz ata topraklarımızı savunmaktan vazgeçmedik. Bugün burada sizlere mutlu ve umut dolu bir haber vermek için bir kez daha toplandık. Açtığımız davada tam da bizim yukarıda bahsettiğimiz nedenlerden dolayı, bilirkişilerin olumlu raporları ile mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermiştir. Yani ÇED yalanları bilirkişi tarafından da görülmüş, buraların tarım yapılan topraklar olduğu ifade edilmiş, bu OSB yapılırsa Acarlar Longozu ve havzanın geri dönülmez doğa tahribatına uğrayacağı bu uzmanlarca da tescil edilmiştir. Bu kararla dava sonuçlanana kadar topraklarımıza tek bir çivi dahi çakılamaz. Bugün gelinen olumlu tablo bölge köylerimize de umut ışığı olmuştur. Bu olumlu kararla birlikte 13 kişi ile çıktığımız bu haklı mücadelemiz diğer köylülere de örnek oldu ve OSB`ye karşı onlarca yeni ÇED ve Yer Seçimi iptali davası açıldı. Güçlenerek ve çoğalarak yolumuza devam ediyoruz. Bizler bu ülkede sanayiye ve üretime karşı değiliz. Memleketin birçok noktası sanayi faaliyetleri için uygundur. Buralarda bu faaliyetler yürütülebilir. Bizler hayatımızın olmazsa olmazı olan havanın, suyun, toprağın, ormanların yani yaşamın kendisinin rant ve talan yoluyla yok edilmesine karşı çıkıyoruz. Eğer binlerce yıldır üretim yaptığımız bu bereketli topraklar yok edilirse bu ülke ne yer ne içer? Lezzeti ile ün salmış lahanalarımız bu topraklar olmadan nasıl yetişir, nasıl sofralarımıza gelir? O yüzden bu OSB`ye hayır diyoruz. Lahanamızın tadını bilen İstanbullular da buna hayır der. Hafta sonları şehrin gürültüsünden, kirliliğinden kaçıp soluğu Acarlar Longozu`nda alan Sakaryalılar da bu buna hayır der.

Bizler Kaynarca köylüleri olarak hukukun bağımsızlığına ve üstünlüğüne inanarak bu haklı davamızı kazanacağız. Biliyoruz ki bir takım çıkar çevreleri bizim hukuksal kazanımlarımızı engellemek için hukuka kirli siyaseti bulaştırıp, bağımsız yargıya müdahale etmeye yeltenmeye çalışacaklardır. Köylüleri, toprak ve doğa savunucularını bu günlerde daha uyanık olaya davet ediyoruz.

Son olarak bir kez daha;

Topraklarımızın gaspına,

Çevremizin ve doğamızın kirletilmesine,

Acarlar Longozu`nun yok edilmesine,

Makinacılar OSB`ye Hayır diyoruz.