“MARMARA DENİZİ GÜNCESİ” ÇEVRİMİÇİ SÖYLEŞİ YOĞUN KATILIM İLE GERÇEKLEŞTİRİLDİ
"MARMARA DENİZİ GÜNCESİ" ÇEVRİMİÇİ SÖYLEŞİ YOĞUN KATILIM İLE GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Marmara Denizi‘nde yaşamakta olduğumuz Müsilaj sorununda olduğu gibi, iç sularımızda (göl, gölet, baraj vb.) sıkça yaşanan alg patlamaları ve ötrofikasyon sorunları birçok çevresel etmenlerle ilişkilendirilebilir. Ancak antropojenik nedenlerle organik yükün artması olayların kökenindeki başlıktır. Bu ön koşula, son dönemlerde daha çok hissedilen iklim krizi, akıntı-rüzgar gibi iklimsel etkenlerdeki değişimler ve kıyısal alan tahribatlarına bağlı su hareketlerindeki azalmanın eklenmesi deniz salyası ya da müsilaj olarak adlandırılan sorunların gözle görünür şekilde açığa çıkmasına sebep olabilmektedir.
Denizlerimizde ilkbahar-sonbahar aylarında dönemsel sorun olabilen müsilaj, sağlıklı denizel ekosistemlerde kısa sürede çözüme ulaşıp degrede olabilen bir biyolojik olaydır. Ancak ekosistemin mekanizmalarında bozulma ve sistem dengesindeki değişimlere, iklimsel etmenler eklendiğinde kalıcı ve hemen her yıl gözlemlenebilir hale gelmektedir. Nihayetinde, Marmara Denizi‘nde bugün yaşanan müsilaj sorununun kalıcılığı, kapsadığı alanın genişliği ve yoğunluğunu göz önüne alındığında, eksilten geri mekanizmaların çözüm olamadığı, bugünkü sorunun doğal döngünün dışındaki problemlere işaret ettiği düşünülebilir. Ayrıca, biyolojik ve kimyasal süreçler için sıcaklık farklılaşmasında minimal değişikliklerin nicel farklılıklara da yol açabildiği bilinmektedir. Marmara Denizi‘nin ortalama sıcaklığındaki değişim izlendiğinde, 1950‘lerden itibaren istikrarlı bir artış olduğu ama en çok son 20 yılda değişimin hissedilir oranda arttığı görülmektedir. Küresel iklim krizinden ötürü Marmara Denizi su sıcaklığında gözlenen artışın, müsilaj için optimum koşulları etkileyecek nitelikte olduğu aşikardır.
Coğrafi konumu, iklimsel özellikleri, tarım, sanayi, ticaret ve ihracat merkezi olarak hızlı gelişimi, göçün yoğun yaşanmasının getirdiği hızlı nüfus artışı ile çevresel yükü mevcut sistem kaldıramaması ve kimya sanayi, enerji yatırımlarının hız kazandığı bir kent olması nedeniyle Mersin‘in, kent özelinde ve çevresinde çeşitli nitelikte ve boyutta sorunlar oluşmakta, denizel ortama ciddi noktada etki edilebilmektedir. Marmara Denizinde yaşanan sorunlarda olduğu gibi Mersinde de antropojenik baskı gün geçtikçe kendini hissettirmektedir.
Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şubesi tarafından gerçekleştirilen, son günlerde etkisini iyice artıran müsilaj probleminin ele alındığı ve çözüm seçeneklerinin değerlendirildiği çevrimiçi söyleşi, 18 Haziran 2021 Cuma 11:30-13:00 saatleri arasında değerli akademisyenler, ilgili sivil toplum örgütleri, meslektaşlarımız ve çevre dostlarımızın yoğun katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Moderatörlüğünü Mersin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Elemanı Arş. Gör. Ceyhun AKARSU‘nun yaptığı söyleşiye, konuşmacı olarak İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nüket SİVRİ ve İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Cem GAZİOĞLU katılım sağlamıştır. Gerçekleştirilen teknik söyleşi ile birlikte:
1-) Müsilajın temel sebebinin, Marmara Denizine deniz ekosisteminin taşıma kapasitesinin çok üstünde ulaşan kent, sanayi ve tarım kaynaklı besin yükü ve beraberinde gözlenen aşırı biyolojik üretim olduğu düşünülmektedir. Bu aşırı besin yükü müsilaj gibi çevresel krizlerin yanında Marmara Denizinde oksijen azlığı ve ekosistem yıkımı gibi kronik sorunlara da sebep olabilmektedir.
2-) Müsilaj ile mücadelenin sadece sucul ekosistem ve çevre açısından değil aynı zamanda ekonomik ve toplumsal boyutları da dâhil olmak üzere disiplinler arası değerlendirilmesine gereksinim vardır. Bu sorun, daha da kalıcı olmadan, disiplinler arası katkılarla tartışılmalı, kısa ve uzun vadeli çözüm önerileri belirlenerek acil eylem planları uygulamaya konmalıdır.
3-) Müsilajın küresel, ulusal ve bölgesel ekonomik etkileri çevre kirliliği hasarı başta olmak üzere biyolojik çeşitlilik, deniz ürünleri üretimi, balıkçılık faaliyetleri ve istihdam, turizm sektörüne yönelik yaygın olumsuz etkilerini de içerek şekilde, deniz ve çevre ekonomistleri tarafından çok boyutlu analizlere gereksinim bulunmaktadır.
4-) Müsilaj gibi kirlenmeler sadece kısa vadeli değil uzun vadeli çözümler isteyen sorunlardır. Müsilajın deniz yüzeyi, deniz kolonu ve deniz tabanına etkileri ayrı başlıklar olarak ele alınmalıdır. Bu sebeple kirlilik ile mücadelenin mevcut sorunları çözmenin yanında, soruna uzun vadede kalıcı çözümler de içermesi gerekmektedir (http://tuba.gov.tr/).
5-) Çevre Mühendislerinin denizel ekosistemleri tanıması, alıcı ortamları değerlendirme bilinci dikkate alındığında, olası değişimlere doğru yaklaşım ve çözüm oluşturulabilmesi ve interaktif katılım olabilmesi için ‘denizleringüncesi‘ instagram hesabı oluşturulmuştur. Bu adreste paylaşılacak görseller sayesinde kıyısal alanlarda gözlemlenebilecek değişimlere hızlı müdahale şansının olabileceği düşünülmektedir. Marmara denizinde ki inceleme ve gözlemler neticesinde hem Akdeniz hem de Mersin yerelinde müsülaj oluşum tehlikesi ve kirlilik kaynaklarının tespiti en yakın şekilde takip ediliyor olacaktır.
Yukarıda belirtilen ana madde ve önerilerle birlikte "MARMARA DENİZİ GÜNCESİ" çevrimiçi söyleşi gerçekleştirilmesinde emeği geçen tüm meslektaşlarımıza ve bizleri kırmayıp aramızda yer alan katılımcı akademisyenlerimize teşekkürlerimizi iletiyoruz. Programların kayıtlarını ÇMO Mersin Youtube sayfasından izleyebilirsiniz (https://www.youtube.com/watch?v=vp8ozLK295c).
ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI MERSİN ŞUBE YÖNETİM KURULU