TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, Milli Eğitim Bakanlığı müfredat programı için,  ülke genelinde doğa ve hayvan sevgisi, ekolojik yaşamın önemi, hava, su ve toprak kirliliğinin önlenmesi, geri dönüşümün önemi, çevre için tehlike oluşturabilecek atıklar, atık sular, evlerde uygulanması gereken tasarruf önlemleri gibi konuların yer aldığı önerilerini hazırlayarak Bakanlığa gönderdi.

ÇMO Adana, Ankara ve Kocaeli şubeleri birlikteliğinde oluşturulan komisyon tarafından hazırlanan taslakta, çevre sorunlarının en önemli çözüm yolunun, sorunun ortaya çıkmadan önlenmesi, bunun da eğitimden geçtiği kaydedildi. Çevre ve doğa dersinin nasıl olması gerektiğinin ayrıntılarıyla anlatıldığı taslakta, ‘Gelecek nesillerin içilebilecek suyunu, ekilebilecek toprağını ve solunabilecek havasını korumak, dünya üzerinde yaşayan insanlığın en önemli görevidir. Bu görevi sürdürebilir bir şekilde nesilden nesile aktarmak, ivedilikle ülkemizin sosyal politikası haline gelmelidir` denildi.

ÇMO Genel Başkanı Baran Bozoğlu, Milli Eğitim Müfredatına eklenmesi amacıyla hazırlanan taslak için, ‘Ülkemizin çevreye duyarlı ve doğaya saygılı kalkınabilmesi için eğitim sistemimizin de buna uygun hale getirilmesi gerekir` dedi. ‘Gelecek nesillerin mirası hepimizin omuzlarında` diye konuşan Bozoğlu, doğayı koruyan, hayvanları ve diğer canları seven çocuklar yetiştirmenin en temel görev olduğunu söyledi. Bu amaçla, oluşturdukları komisyonla, gelecek nesilde çevre bilinci ve doğa sevgisi oluşturmak amacıyla ayrıntılı bir müfredat çalışması yaptıklarını anlatan Bozoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘Sağlıklı bir gelecek için hepimizin görevi var. Biz bu sorumluluk bilinciyle Ankara, Adana ve Kocaeli şubelerinden arkadaşlarımızla bir komisyon oluşturduk. Arkadaşlarımız neler, nasıl yapılabiliri araştırdı. Kendi bilimsel önerilerimizi de ekleyerek oluşturduğumuz eğitim müfredatımızı Bakanlığa sunduk.

Bizim için dikkat edilmesi gereken en önemeli nokta, teorik ve sıkıcı bir eğitimden kaçınarak, uygulamalı ve doğaya dokunarak eğitim verilmesi. Bunun en güzel örneği çocuk çiftlikleri. İlkokul çağındaki öğrencilerin ayda bir kaç saatini, belediyeler, valilik, ilçe milli eğitim müdürlükleri gibi kentin ileri gelenleri tarafından oluşturulacak çiftliklerde, doğaya, canlılara temas ederek, tarımsal üretimi yaşayarak öğrenmek gibi birçok faaliyet buralarda hayata geçirilebilir. Böylelikle çocuklarımız doğanın, çevreyi korumanın önemini birebir yaşayarak anlayabilir.`

(MEB`e gönderilen taslağa ekteki dosyadan ulaşılabilir)