NKP İZMİR BİLEŞENLERİ AYDIN URANYUM MADENİ FORUMU GERÇEKLEŞTİRİLDİ
NKP İzmir Bileşenleri Aydın Uranyum Madeni Forumu Gerçekleştirildi
Siyasi iktidar tarafından Akkuyu nükleer santralinin yapımının yönetmelikler ve hukukun izin vermemesine rağmen yapılmak istendiği, kamuoyunu baskılamak amacıyla santralin deniz yapılarının ihalesinin yapıldığı dönemde Nükleer Karşıtı Platform İzmir Bileşenleri tarafından bölgemizdeki nükleer kirliliği hatırlatmak amacıyla bir dizi etkinlik planlanmıştır. İlk etkinlik 18 Nisan Cumartesi günü Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) ve Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP) birlikteliğiyle Aydın Kisir köyünde ortaya çıkarılan uranyum madeninin etkileri ve yarattığı halk sağlığı tehlikesine dikkat çekmek amacıyla Aydın Mali Müşavirler Odasında gerçekleştirildi.
İlk olarak Aydın tiyatro topluluğu Aykaryay tarafından; madencilerin çalışma koşullarının kötüleşmesi üzerinden, kar hırsı nedeni ile emekçilerin değersizleştirilmesini hicveden Maistro adlı oyununun bir bölümünü katılımcılarla paylaşmasıyla başladı.
Etkinliğin açılışında Ayçep adına söz alan kurucu başkan Mehmet Vergili; çalışmalarına yeni başlayan kültür ve çevre platformunun kent için taşıdığı önemi dile getirerek, Çinede, Sökede madenlerle mücadele edildiğini, jeotermal santrallerin çevre ihlallerinin durdurulmasına çalıştıklarına değindi. Geçekleştirilecek etkinliğin kendileri için ilk olduğu için değerli olduğunu ve bundan sonraki benzeri çalışmalara öncülük edeceğini paylaştı.
NKP İzmir Bileşenleri adına yürütücülük görevini üstlenen Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı E. Helil Kınay; bölgemizde tespit edilen uranyum madenleri, Gaziemir Arslan Avcı kurşun fabrikasında ortaya çıkarılan nükleer atıklar, TCDD hurdaları arasında tespit edilen nükleer atıklar ve nükleer kirliliği bulunan gemilerin Aliağa gemi söküm tesislerine getirilmesini hatırlatarak, bir ülkede nükleer santrali olmadan ülkede bu kadar nükleer kirliliğin olmasının Nükleere Hayır demek için yeterli olması gerektiğine yer verdi.
Egeçep adına gazeteci Özer Akdemir tarafından gerçekleştirilen sunumda, Manisa Köprübaşı ve ardından Aydin Kisir köylerinde ortaya çıkarılan terk edilmiş uranyum madenlerine ait haberlerden oluşan seçki katılımcılarla paylaşıldı.
Maden alanlarında yapılan ölçümler konusunda sunum gerçekleştiren Yrd. Doç. Dr. Yaser Enver Küçükgül (TMMOB ÇMO İzmir Şubesi), Sinop, Akkuyu ve İğneada (sırada) santralleri macerasından geç kalınmadan dönülmesi gerektiğinin altını çizdi. Terk edilen madenlerdeki sondaj kuyularında normalin 150 katı, 500 katı değerler ölçüldüğüne, bu haliyle toplum sağlığı için tehdit oluşturduğuna, madenlerde uranyumdan elde edilen sarı pastaların yurt dışına usulsüz çıkarıldığına yer verdi. Manisa Köprübaşı için ulusal ve uluslararası 25 yayın yapıldığını, maden alanlarında üç ayrı cihazla alfa, gamma ve beta ölçümleri yaptıklarını ve devletin elinde kamu ile paylaştığı hiçbir veri olmadığını dile getirdi. Nükleer radyasyonda "güvenli doz" diye bir kavram olmadığını hatırlatarak, bölge halkının yıl içinde maruz kaldığı radyasyon seviyesi hakkında bilgilendirme yaptı.
Aydın Tabip Odası başkanı Uzm. Dr. Metin Aydının sunumunda ülke genelinde %16 olan kansere bağlı ölüm artışının Aydın ilinde %46 ya çıktığını, bu sayının artış eğiliminde olduğunu, Aydın, Manisa, Muğla ve Çanakkalenin içinde yer aldığı 20 ilde yer alan ölüm artışlarının kaynağı olarak çevre kirliliğinin ilk sırada olduğunu belirtti.
Radyoaktivite ve Sağlık konusunda sunum gerçekleştiren Doç. Dr. Raika Durusoy (İzmir Tabip Odası) iyonizan radyasyon, birden yüksek düzeyde maruz kalındığında ortaya çıkan ve uzun süre düşük düzeyde maruz kalındığında ortaya çıkan etkileri, radyasyon zehirlenmesi konularında bilgilendirme yaparak, özellikle gelişme aşamasında olan çocuklar, bebekler ve anne karnındaki ceninler üzerindeki etkilerine ve kanserlerde artışa dikkat edilmesi uyarısında bulunarak uranyumun özellikle böbrekte ve kemikte biriktiğini hatırlattı.
Kirliliğin Tarıma Etkileri sunumunu gerçekleştiren M.Nedim Barış (TMMOB ZMO Aydın Şubesi), ülkemizde tarımsal üretimin yoğun olduğu bölgelerin talan edildiğine değinerek, bölgede üretimi yapılan tarımsal ürünlerde yaşanan olumsuzluklara yer verdi.
Kisir köyü muhtarı, köydeki çevre mücadelesinin asıl gücünün kadınlar olduğuna işaret ederek, Kisirde ortaya çıkarılan terk edilmiş uranyum madeni için mecliste verilen soru önergelerinin bakanlık tarafından yanıtsız bırakıldığını dile getirdi.
Etkinliğin son bölümünde söz alan izleyiciler; çevre, enerji, toprak, tarım, gıda, maden işletmeciliği, jeotermal uygulamaları ve sanayileşme uygulamaları konularındaki görüşlerini paylaştılar.
NKP İzmir bileşenleri 9 Mayısta Gaziemir Arslan Avcı kurşun fabrikasında ortaya çıkarılan nükleer atıklar için ve Haziran ayında Köprübaşı uranyum madeni için Salihlide benzeri etkinlikler düzenlenerek bölgemizdeki nükleer kirliliğin temizlenmesi mücadelesini sürdürecektir.