15-22 Nisan arasında kutlanan Turizm Haftası münasebetiyle Antalya İl Temsilcimiz Lokman Atasoy ve Sayman Üyemiz Cem Olcay 18 Nisan günü, İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Acar‘ı makamında ziyaret ettiler.

Yaklaşık 450 üyesi bulunan ve bir o kadar da kayıtlı olmayan meslektaşlarımızın yer aldığı tahmin edilen İl Temsilciliği Bölgemizde, çevre mühendisleri yoğunluklu olarak turizm sektörü ile alakalı olarak görev yapmaktadırlar. "Turizm ve Çevre"nin iç-içe yaşandığı Antalya‘da, Turizm sezonun açılışına da işaret eden Turizm Haftasının kutlanırken, turizmin çevreye saygılı ve planlı bir şekilde gelişmesi gerektiği hakkında görüş bildirmek, konuya gösterdiğimiz hassasiyeti vurgulayabilmek amacıyla ziyaret gerçekleştirilmiştir.

Yapılan görüşmede, "Her yıl 10 milyonun üzerinde yabancı turist ağırlayan, Dünyanın en çok ziyaret edilen 3. şehri konumuna yükselen Antalya‘da turizm hızla geliştiği oranda çevre kirliliği riskinin de arttığı, turizmin hızlı gelişimi ile birlikte altyapı sorunları, çevre kirliliği, deniz kirliliği, gürültü kirliliği, hava kirliliği, doğal kaynakların azalması gibi birçok çevre sorunlarının ortaya çıktığı, kitle turizmi şeklinde tüketime odaklı ve kıyı turizmi yapılan ilimizde planlı ve sürdürülebilir turizmin ancak çevrenin korunması ile mümkün olabileceği, bu şartlar altında çevre mühendisliği meslek disiplini uzmanlık ve hizmet alanına giren konularda turizm sektöründe yer almamızın kaçınılmaz ihtiyaç olduğu, o nedenledir ki son yıllarda otellerde çevre mühendislerinin görev yapmaya başladığı" ifade edilmiştir.

Ayrıca "Çevre İzin ve Lisans Yönetmeliği ile birlikte turistik işletmelere çevre mühendisliği hizmetlerinin verildiği, kalite yönetim sistemleri, enerji yönetimi, arıtma tesisi işletilmesi, çevre yönetim sistemi uygulamaları, Mavi Bayrak, Yeşil Anahtar, Yeşil Yıldız gibi eko etiket uygulamaları gibi konularda da çevre mühendislerinin görev aldıkları, bu anlamda turizm sektörüne önemli katkılarımızın sağlandığı" ifade edilmiştir.

Son olarak; İlimizdeki turistik işletmelerin kapasitenin üzerinde olduğu, yatırımların faydadan çok zarar verdiği, turizme değil çevrenin tahrip edilmesine karşı olduğumuzu ve kıyı kanunu ihlalleri ile ilgili kaygılarımızı belirtilerek, Kültür ve Turizm Bakanlığının merkez ve taşra politikalarında bu gerçekliğe dikkat etmeleri gerektiği ifade edilmiştir.

İl Kültür ve Turizm Md bu hassasiyetimizi aynı şekilde paylaştıklarını, sektörde çalışanların çevre bilincin arttırılması gerektiğini, yıldızlama uygulamasında çevre eğitimi ve yönetimi gibi konuların da dahil edilmesinin gerekliliğini ifade etmişlerdir. Ayrıca çevre mühendisleri ile birlikte sorunların daha bilimsel ve gerçekçi olarak ele alınıyor olmasından duydukları memnuniyeti belirtmişlerdir.